Görülmeyen şeylerden sıkıldım.



Bilmenin Yanlışlığına Yıpranıyorum

Hep dönüp duran şarkılardan sıkıldım.
Alçak bir duayen gibi hile peşinde koşanlardan,
anda kalanlardan sıkıldım.
Yarın yokmuşçasına armağan etmek istiyorum geçmişi.

Gençliğimde aradığım bir özgürlük vardı.
Özgürüm şimdi, ancak öyle hissettirmiyor.
Akşam saati otobüse atlayıp bavulu almak
Hiç de sandığım gibi gelmiyor.

Bir şeyler eksik diyorum.
Bir şeyler eksik.
Bir camım vardı mezarlığa bakan.
Hiçbir his yerini doldurmuyor
ruhumun oradaki doygunluğunun.
Kavga ediyorum hâlâ.
Hava karanlıkken huzur veriyor evimdeysem.
Zaman geçiyor ve yalanlarım daralıyor.
Erteliyorum.
Anlık teselliler, kafayı sıkıştırmaktan daha makul geliyor.
Eskileri hatırlamanın yarası, yeni yaradan daha cazip hissettiriyor.
Bunu bilmenin yanlışlığına yıpranıyorum.

İyi biri olmaya çalışıyorum —
iyi artık her ne demekse.
İyi olmayanla kavga ediyorum.
"İnsanlık önemlidir" diyorlar, fikirler değil.
Bunlar nasıl ayrı olabilir,
kabul edemiyorum.
Düşünmeden mi olunur iyi biri?

Hiç, bir çiçek kadar canlı olamamış çocukları anımsıyorum.
Sıcağı çocuğuna bırakıp ölen anayı.
Hakkını ararken öldürülen adamı.
Bir fotoğrafı bile olmayanları.
Bir ayakkabısı bile verilmeyenleri...
İçim kızarıyor, göğsüm daralıyor.
Kıyamıyorum elimden bir şey gelmeyişine,
Her şeyin elimde olmasına.
Canlı kanlı kalıyorum;
gözde çapağın verdiği habere kıyamıyorum.
Kıyamıyorum eli kirli çocuklara,
bir tokadı vuranın on tokadı da vuruşuna.
Anda kaldığımızda hatırlıyor muyuz onları?

“Özgürlük nerede?” diyorum o hâlde.
Akşam bir bavulla dönmekte mi?
Verdiğin kavgada mı?
Karanlık havada mı?
Mezara bakan camda mı?

Hava yağmurluyken huzur veriyor evimdeysem.

Eksik diyorum bir şeyler.
Bir şeyler eksik.
Hayattaki en güzel müziği Mecidiyeköy’de
iki sopayla bir kovaya vuran çocuktan dinledim.
Alçak zenginleri mutlu etmeye koşanlar, görmediler onu.
Düşün yoksa özünde insanlık ne arasın?
Onu oraya kim koysun?
Onların “iyi biri”liği delik.

Geçmişte kalıp yarında yaşayanlardan sıkıldım.
Tüm şarkıları armağan etmek istiyorum duranlara.
Duranların selamına çiçek açıyorum.
Ne önemi var birinci olmanın diye düşünüyorum,

on yedi bin sekiz yüz kırk ikinci değilsen.