Cumartesi Annelerinin sessizliklerine armağan olsun


 Bu, Son Cumartesi


Evimdeyim,

Beyaz yazmalarımızın kokusu yayıldı,

Elde işlenmiş yamalı şalvarlar,

Kurutulmuş dolmaların üstünde bekliyor.

Evladımızı çaldı zenginlerin gölgeleri,

Paslı aletlerle meçhule bıraktık,

Bulut oldu uçtu sanki

Bir gürültüyle sarsılan çocukları

Şimdi sessizliğimizle arıyoruz,

Bu, son cumartesi olmalı.

Geri dönüşü kalmadı bu yolun,

Galatasaray’a iniyorum,

Beyaz yazmaları kınalı saçtan ayırıp omzumuza aldık,

Yere minderler örmeye başladık.

Hüznümüzü kurutuyoruz artık,

Evladımıza kavuşamamaya mağlup olduk,

Kemiklerini arar olduk.

Bu, son cumartesi olsun,

Derman varsa da ömür geçecek,

Ancak sıkmadan şakaklarınızı,

Can bedenden gitmeyecek.

Hiçbir şeyi kalmamış birinden,

Hiçbir şeyini alamazsın,

Elinden çok şey gelir,

Koskoca hiçliği olanın.

Kirletemeyeceksiniz ak yazmayı,

Yeşertemeyeceksiniz kuru dolmayı.

Bu, son cumartesi olacak,

Yemeklerinizden kanlar fışkıracak,

Yardımcınız evinizi ateşe verecek.

Sizin sahte onurunuz diken olsun ayaklarınızda,

Bu anneler sizden alacak.

Fakirin gözünden anlamaya bak,

Bugün varsan bazısı yok diyedir.

Sen de yok ol, sen de kan kus.

Şimdi Galatasaray’da,

Beyaz yazmalarımız karanfil kokuyor,

Elde işlenmiş evlat resimleri,

Kurutulmuş ömürlere bakıyor.

Sessizlikle örtülü çığlıklar yankılanıyor,

Bu, son cumartesi!